TEMMUZ-AĞUSTOS 2020 / RÖPORTAJ

Taşkın korumayla ekonomiye 277 milyon liralık katkı


Murat ÖZKAN    

21.07.2020 


Son yıllarda dünyada yaşanan doğal afet sayısında bir artış görülüyor. Aslında doğal bir olayı afete çeviren insan faaliyetlerinin kendisi. Ülkemizde de özellikle bahar aylarıyla birlikte yaşanan taşkınlar insanlara ve çevreye önemli zararlar verebiliyor. Taşkınların en az seviyede zarar vermesi için Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü birçok çalışma yapıyor. Bunlardan bir tanesi ise dere ıslah çalışmaları. Bu kapsamda taşkınların önlenmesi noktasında yapılan çalışmalar, taşkın erken uyarı sistemi, Trabzon’da kurulan taşkın müzesi, estetik dere ıslahları gibi bir çok konu hakkında merak edilenleri Devlet Su İşleri Genel Müdürü Kaya Yıldız ile konuştuk.

Ülkemizde yaşanan taşkın olaylarının en önemli nedenleri nelerdir?

Taşkın, bir akarsuyun muhtelif sebeplerle yatağından taşarak çevresindeki arazilere, yerleşim yerlerine, altyapı tesislerine ve canlılara zarar vermek sureti ile tesir bölgesinde normal sosyo-ekonomik faaliyeti kesintiye uğratacak ölçüde bir akış büyüklüğü oluşturmasıdır. Günümüz koşullarında, taşkınların sadece meteorolojik oluşumlara göre değerlendirilmesi doğru bir yaklaşım değildir.
 
Ülkemizde taşkınların meydana gelmesine neden olan en önemli sebepleri olan insan faaliyetlerini, dere yataklarına ve taşkın kontrol tesislerine yapılan müdahaleler oluşturuyor. Yapılan müdahale türleri incelendiğinde; DSİ tarafından inşa edilen taşkın kontrol tesislerine zarar verilmesi, DSİ’nin görüşü alınmadan veya görüşlerine uyulmadan akarsu yatakları içerisinde yatak stabilizesini bozacak, kıyı oyulmalarına sebep olacak şekilde kum-çakıl ocağı açılması veya bu tür malzemenin izinsiz ve rastgele şekilde alınması, özellikle yerleşim yerleri içerisinden geçen dere yatakları ve taşkın kontrolü maksatlı yapıların kesitlerinin çeşitli kurum ve kişilerce; kanalizasyon şebekesi döşenmesi, bent ve dolgu yapılması, kaçak inşaat atıkları, molozlar, sanayi ve evsel atıkların atılması, kapasitesi yetersiz geçiş yapıları inşa edilmesi, ağaç dikilmesi ya da yapılaşma gibi sebeplerle daraltılması ve üstlerinin kapatılarak cami, konut, hizmet binası, motel, fabrika, ahır, okul, alışveriş yeri, lokanta, açık hava tiyatrosu veya otopark, pazar alanı vb. şekilde düzenlenmesi şeklinde sıralayabiliriz.

KARADENİZ, AKDENİZ VE BATI ANADOLU EN HASSAS BÖLGELER
Ülkemizde taşkınlardaki durum nedir? Taşkınları önlemek için nasıl bir yol izlenmektedir?


Türkiye’de taşkınları meydana getiren yağışlar ile geçmiş taşkınlara ilişkin envanter verilerinin birlikte değerlendirilmeleri sonucunda, taşkınların en çok ilkbahar ve sonbahar aylarında oluştuğu, Karadeniz, Akdeniz ve Batı Anadolu coğrafi bölgelerinin taşkına en hassas bölgeler olduğu ortaya çıkmaktadır.

Ülkemizde bugüne kadar en fazla can kaybına yol açan taşkın afeti; 1957 yılı Eylül ayında Ankara’nın Hatip Çayı vadisinde yaşanmıştır. Son 20 yılda 288 taşkın meydana geldi ve bu taşkınlarda 436 vatandaşımız hayatını kaybetti ve taşkınlardan kaynaklanan ekonomik kayıp 2 milyar 100 milyon doları geçmiştir. Taşkından zarar gören alan ise yaklaşık 500 bin hektardır.

DSİ Genel Müdürlüğü taşkınlarla mücadelesini yapısal ve yapısal olmayan tedbirler ve çalışmalar olarak ele almaktadır. Yapısal çalışmalar kapsamında akarsu yatak ıslahı ve taşkın kontrolü çalışmaları yapılmaktadır.

Akarsu yatak ıslahı ve taşkın kontrolü çalışmalarının etkili ve sürdürülebilir olabilmesi için konu mümkün olduğunca bir akarsu havzası boyunca bütüncül olarak ele alınmaktadır. Yapısal anlamdaki ıslah çalışmaları, havza bileşenlerine ait problem ve ihtiyaçlar dikkate alınmadan yapıldığında bir yanıyla eksik kalmaktadır. Bu sebeple, akarsularda ıslah veya taşkın kontrolü çalışmaları; aynı zamanda insan sağlığı, çevre, kültürel miras ve ekonomik faaliyetlerin maruz kalabileceği zararların önlemesi ve azaltılması için alınabilecek önlemler değerlendirilerek yapılmaktadır.

DSİ tarafından yürütülen çalışmalarda; emniyet, ekonomi, estetik ve ekolojik kriterler dikkate alınmakta tasarımların taşkın olasılığını olabildiğince azaltmaya yönelik olması hedeflenmektedir. Söz konusu tasarımlarla işletme-bakım ihtiyaçlarını azaltmak, su kalitesini artırmak gibi diğer hedefler de göz önünde bulundurulmaktadır.

Bu amaçla, havzadan havzaya farklılaşan bölgesel koşullar göz önünde bulundurularak, her bir nehir havzası için bütüncül bir yaklaşımla ele alınacak havza yönetimi unsurları kapsamında, etkili tedbirleri içeren akarsu ıslahı ve taşkın kontrolü yapısal faaliyetleri projelendirilip uygulanmaktadır.

Haber Görseli

9 BİN 957 TAŞKIN KORUMA TESİSİ İNŞA EDİLDİ

Mansap (akarsunun kenar bölümlerinin kontrol altına alınması ) taşkın kontrolü tedbirlerinin ekonomik şartlarda gerçekleştirilebilir olmasını sağlayabilmek için taşkın pik debilerinin yapılacak depolama tesisleri ile membada kontrol edilmesine çalışılmaktadır. DSİ tarafından ülkemiz şartlarında ağırlıklı olarak sel kapanları ve taşkın öteleme kapasitesine sahip faydaları da bulunan barajlar inşa edilmektedir. Ancak imkan bulunan yerlerde, taşkın yatağının doğal kesiti korunarak ve doğal konumdaki bazı alanların geciktirme havzası olarak kullanılması ile taşkın pik kontrolü sağlanmaktadır.

1954 yılından günümüze kadar toplam 68 adedi taşkın amaçlı baraj olmak üzere 9 bin 957 adet taşkın koruma tesisi inşa ederek işletmeye açtık ve yaklaşık 1,8 milyon hektar alanı taşkından koruduk. 2019 yılında 138 adet toplu makinalı çalışma başlatılmış olup, bu çalışmalarda şu ana kadar DSİ birim fiyatları ile 277 milyon TL’lik katkı sağladık.

Üst havzalarda taşkın pik kontrolünün yanında taşkın rüsubat ve erozyon kontrolüne yönelik mecraların stabilite, konsolidasyon, rüsubat depolama ve enerji dönüşümü (eğim kontrolü ve taşkın suyu enerjisinin kırılması) ihtiyaçlarına yönelik sistematik veya tekil enine yapılar olan ıslah sekileri ve tersip bentleri inşa edilmektedir.

Yatakta genişletme, derinleştirme ve temizleme gibi aktivitelerin, teknik ve ekonomik çalışmalar ile hazırlanan yatak kesit düzenlemeleri projelerine dayalı olarak yapılmaktadır. Bu çalışmalar yapılırken kıyı ve yatak stabilite şartlarının sağlanmasına yönelik kıyı koruma tedbirleri (mahmuzlar, taş veya uygun diğer malzemelerle tahkimatlar, kıyı koruma duvarı vb.) alınmaktadır.

Diğer taraftan, taşkına maruz akarsularda, yetersiz gabari şartlarında tasarlanan köprü ve menfezlerin tıkanması sonucunda meydana gelebilecek can ve mal kayıplarını önlemek için yüksek deşarj kapasitesine sahip kemer veya benzeri formlarda köprüler tasarlanmaktadır.

Yerleşim alanları içerisinden geçen dere güzergâhlarının mutlak suretle açık kanal olarak muhafaza veya ıslah edilmesi, gerekli taşkın kontrol çalışmaları tamamlanmadan taşkına maruz alanların iskâna açılmaması ve ihtiyaç duyulan geçiş yapılarının emniyetli akış şartlarını sağlayacak şekilde ve yeterli kapasitede inşa edilmesi yerleşim alanlarında yaşanması muhtemel can ve mal kayıplarının önlenmesi ve en aza indirilmesi için dikkat edilmesi gereken ana unsurlardır.

Haber Görseli

TAŞKIN TEHLİKE HARİTALARI HAZIRLIYORUZ

DSİ Genel Müdürlüğü’nce, 1 veya 2 boyutlu çözüm yapabilen yazılımlar kullanarak, değişik yinelemeli debilere karşılık gelen yayılım alanlarındaki su derinlikleri ve su hızlarının hesaplanması ile elde edilen taşkın tehlike haritaları hazırlanmaktadır. Taşkın tehlike haritaları havza taşkın risk yönetim planlarının hazırlanması sırasında oluşturulan taşkın risk haritalarına altlık teşkil etmek üzere ve fiziki plan çalışmalarında dikkate alınmak üzere ilgili tüm kurum ve kuruluşlar ile paylaşılmaktadır.

Diğer taraftan taşkın zararlarını önlemek-azaltmak maksadıyla yapısal ve yapısal olmayan tedbirlere yönelik faaliyetlerin, sorumlu ve ilgili birimler tarafından zamanında ve etkin bir şekilde yürütülmesi hususlarının belirlenmesi maksadıyla Taşkın Eylem Planı uygulamaya konmuştur. Bunun yanında taşkınların havza bazında, kaynağından denize kadar ele alınarak havzada taşkına neden olan tüm unsurların tespiti ve bertarafı yönünde ilgili tüm kurumlar arasında eşgüdümün sağlanmasına yönelik Taşkın ve Rusubat Kontrolü Eylem Planı çalışmalarına başlanılmıştır.

TAŞKIN İHBARLARI AKILLI TELEFONLARDAN YAPILABİLİYOR
Taşkın Erken Uyarı Sistemi nasıl çalışmaktadır?


Taşkınlarda can ve mal kaybını önlemek-azaltmak amacıyla; doğru zamanda, doğru yerde ve doğru kişiye yapılan uyarıya olan ihtiyaç nedeniyle, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de meteorolojik ve hidrolojik açıdan geliştirilen erken uyarı sistemlerinin kurulması ve işletilmesi amacıyla Taşkın Erken Uyarı Sistemlerine yönelik çalışmalar yapılmaktadır.

Yaşanan her türlü doğal afetin gerçekleşme zamanı, konumu ve şiddeti hususundaki bilgilerin ivedilikle elde edilmesi, alınacak tedbirlerin içeriği, boyutu ve zamanlaması bakımından büyük önem taşımaktadır.

İletişim imkanlarında ve bilgi teknolojilerindeki gelişmeler sonucu akıllı telefonlar kullanılarak afetin durumu hakkında bilgi verecek nitelikte fotoğraf ve açıklayıcı bilgiler ile ihtiyaçların mekânsal bilgi sistemine aktarılarak, SMS ve e-posta ile alarm ekiplerine ve üst yönetime bilgi akışını sağlayacak yeni sistemler kurulması günümüzde mümkün hale gelmiştir. Bu kapsamda; DSİ, "Taşkın Eylem Planı" içerisinde oluşturulan Mekansal Bilgi Sistemine veri girişlerinin eksiksiz ve zamanında yapılmasını sağlayacak, DSİ personeli ve vatandaşlar tarafından taşkın, müdahale ve arızalara ilişkin ihbarda bulunulmasına imkan verecek “TAMBİS Mobil ve Web Uygulamaları”nı hizmete aldı.

Söz konusu Bilgi İşletim Sistemi sayesinde taşkın çalışmalarına ilişkin tüm veriler CBS ortamında izlenebilecek, analiz edilebilecek ve değerlendirilebilecek. Sistem Android ve IOS marketlerden indirilerek kullanılabiliyor.

Dere ıslahlarının taşkınları önleme dışında başka ne faydaları olmaktadır?

Kapasite olarak yetersiz doğal dere yatakları yapılan ıslahlar ile kapasite olarak yeterli hale getirilirken çevre düzenlemesi açısından da bir avantaj sağlamakta ve rekreasyon çalışmaları için alan oluşturmaktadır.Islah yapılmadan önce kanalizasyon ve pis su bağlantıları ile insan sağlığı ve çevre için tehlike oluşturan dere yatakları, ıslah tesisleri sonrasında şehircilik anlamında uygun bir görüntü sağlamakta ve belediye başkanlıkları ile eş zamanlı yapılan kanalizasyon, yağmur suyu vb. altyapı tesisleri ile birlikte bu problem mümkün olduğunca çözümlenmektedir.

Haber Görseli

ISLAHLA BİRLİKTE REKREASYON ALANI DA AÇMIŞ OLUYORUZ
Dereler, hem ıslah edilmekte hem de vatandaşların rahatça kullanabilecekleri estetik görünüm kazanıyor.  Bununla ilgili yapılan çalışmalar ve projelerinizden biraz bahsedebilir misiniz?


Son yıllarda DSİ olarak “estetiği, emniyeti ve ekonomiyi” ön plana çıkaran dere ıslahlarını hayata geçiriyoruz. Bunu yaparken belediyeler ile beraber aynı zamanda mesire alanları da meydana getirmeyi hedefliyoruz. DSİ-belediye iş birliği ile pek çok yerde bu çalışmaları yapıyoruz. Örneğin Afyonkarahisar’da yaptığımız ıslah çalışmasının ardından belediye tarafından yapılan rekreasyon çalışması ile gerçek ismi “Akarçay” olan ama rahatsız edici kokusu ve kötü görüntüsü sebebiyle “Kokarçay” olarak anılan dereyi vatandaşın uğrak yeri haline getirdik. Karadeniz’de de bu çalışmalara özel önem veriyoruz. Bu çalışmalarla dereler birden bire yağan yağmurların akışa geçmesini önlemek için tersip bentleri ve göletler yapıyoruz. Çok güzel bir manzara ortaya çıkıyor. Uzungöl’de tamamladığımız Solaklı Vadisi o bölgede adeta pırlanta gibi parlayan bir vadi oldu. Artvin’de “Çoruh Park” gene aynı şekilde Artvin’e değer katan bir tesis oldu.  Sera Gölü'ne şimdi bunun gibi 26 gölet, tersip benti inşa ettik. Adıyaman’da Ziyaret Çayı’nı, İzmir’de Fetrek Çayı’nı, Kırıkkale’de Yeşilvadi Projesi’ni, Elazığ’da Şorşor Deresi Islah Çalışmasını, Uşak’ta Dokuzsele Deresi’ni, Çankırı’da Tatlıçayı ve bunun gibi pek çok tesisi önümüzdeki dönemde de bütçe imkanları dahilinde vatandaşlarımızın hizmetine sunmayı hedefliyoruz.  

TAŞKIN MÜZESİ  KURDUK
Taşkınların yoğun yaşandığı Trabzon’da kurulan “Taşkın Müzesi”nden biraz bahsedebilir misiniz? Bu müzede vatandaşların bilgilendirilmesi noktasında neler var?


Ülkemizin en çok yağış alan bölgesi olan Doğu Karadeniz’de bilindiği üzere yaklaşık 74 bin münferit dere bulunmaktadır. Bu kapsamda DSİ Genel Müdürlüğü tarafından ülkemizdeki taşkın olaylarına dikkat çekmek ve halkı bilinçlendirmek maksadıyla dünyadaki ilk Taşkın Müzesi kurulma çalışmalarına başlandı.

Trabzon DSİ 22.Bölge Müdürlüğü’nde yapılan ve 7’den 70’e herkesin faydalanabileceği müzede; “taşkına sebebiyet vermemek”, “taşkından korunmak” ve “taşkın anındaki davranışlar” la ilgili aktivasyon alanları, simülasyonlar, deneysel setler ile dünya genelinde son yıllarda uygulanmaya başlanan yenilikçi taşkın kontrol tesislerinin tanıtılacağı bölümler gibi pek çok farklı alan yer almaktadır.

Taşkın Koruma Taşkın Müzesi DSİ