TEMMUZ-AĞUSTOS 2025 / KAPAK KONUSU
Tarım ve Orman Bakanlığından merak edilen sorulara yanıtlar
Tarım ve Orman Bakanlığı ülkemizde gıda güvenilirliğinin temin edilmesinde tek yetkili otorite konumunda. Bakanlık tarafından Avrupa Birliği müktesebatı, FAO/WHO standartları ile uluslararası kabul görmüş bilimsel temellere dayalı yaklaşımları esas alan Çiftlikten/Tarladan Sofraya Gıda Güvenilirliği Prensibi ile gıda zincirinin her aşamasını kapsayan bütüncül yaklaşımla gıda güvenilirliğine yönelik gerekli yasal altyapı oluşturuldu. Gıda güvenilirliğinin sağlanması, tüketici sağlığının korunması amacıyla 5996 sayılı Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu ile 200’ün üzerinde ikincil mevzuat hazırlandı. Bilimsel gelişmeler ve ülkemiz ihtiyaçları doğrultusunda bu çalışmalar aralıksız devam ediyor.
Tüm bu çalışmalar https://guvenilirgida.tarimorman.gov.tr/ adresinde vatandaşların bilgisine sunulurken, sosyal medyadaki bilgi kirliliğinin önüne geçmek için de merak edilen birçok soru “Bunları Biliyor Muydunuz?” başlığı ile paylaşılıyor. Bu soru ve yanıtlardan bazılarını sizler için derledik. Daha fazlasını öğrenmek için adı geçen sayfayı sizler de ziyaret edebilirsiniz.
Satın aldığım gıdanın gıda güvenilirliğinden şüphe duyuyorum. Bu gıda benden tarafınızca alınarak analiz edilebilir mi?
Kontrol görevlisi, yaptığı resmî kontrollerde her türlü etkiden ve çıkar ilişkisinden uzak, tarafsız, objektif ve bağımsız olarak karar almak zorunda olduğundan ve numune alma şartları mevzuatta açık şekilde belirtildiğinden tüketicilerin elindeki numuneler alınamamaktadır.
Ambalajı açılmış, bozulmuş veya ambalajı ürüne zarar verecek şekilde hasar görmüş ürünlerden numune alınması ürün içeriğinin değiştirilmiş olabileceği, dışarıdan müdahale olabileceği veya benzeri itirazlara neden olabileceğinden yapılan uygulama hukuki olarak tartışmalı hâle gelebilecektir. Ancak tüketicilerin şüphe veya şikayeti durumlarında Alo 174 Gıda hattına bildirmeleri hâlinde işletmelerin hijyen esaslarına uygunluğu denetlenmekte, aynı partiden numune bulunabilmesi hâlinde aynı partiden, bulunamaması durumunda ise başka partiden numune alınmakta ve analiz için Gıda Kontrol Laboratuvar Müdürlüklerine gönderilmektedir. Sonuçlardan şikâyet sahibi bilgilendirilmektedir.
Ülkemizde GDO’lu gıdalar var mıdır?
Biyogüvenlik Kurulu tarafından sadece yem amaçlı kullanım için hâlihazırda onaylı 15 adet soya geni ve 21 adet mısır geni bulunmakta olup gıda amaçlı olarak onay verilmiş bir gen bulunmamaktadır. Gıda amaçlı GDO’lu ürün ithaline de izin verilmemektedir.
Yoğurtların uzun süre bozulmamasının nedeni katkı maddeleri içermesi midir?
Yoğurtların uzun süre bozulmaması süt ürünleri üretim teknolojisinin gelişmesi sonucu oluşmuştur. Süte uygulanan ısıl işlem ile içindeki suyun bir kısmı uzaklaştırılır, aynı zamanda gıda kaynaklı hastalıklara neden olabilecek mikroorganizmalar yok edilmiş olur. Yoğurt üretiminde sağlanan kontrollü fermantasyon ile ekşimeye ve bozulmaya neden olan maddelerin oluşumu engellenir.
Ev ortamında yapılan yoğurtlarda ise kullanılan mikroorganizmalar (endüstrideki adı starter kültür) bir önceki yoğurttan elde edilir ve fermantasyon sıcaklığı ile süresi kontrol edilemediğinden bozulma daha hızlı gerçekleşir.
E kodu ne demek? E kodlu maddeler domuz ürünlerini içeriyor mu?
E kodu; her bir gıda katkı maddesi için Avrupa Birliği tarafından onaylanarak belirlenen Europe (Avrupa) kelimesinin baş harfi kullanılan kod numarasını ifade etmektedir. E kodu gerekli güvenlik testlerinden geçmiş ve tüm spesifikasyonu belirlenmiş katkı maddelerine verilen kodları gösterir ve bu bir güvenliğin ifadesidir.
Avrupa Birliği ülkelerinde olduğu gibi ülkemizde de kullanılan her katkı maddesinin fonksiyonu ile birlikte ya adı ya da E kodunun etikette belirtilmesi zorunludur.
Domuz kaynaklı gıda katkı maddelerinin gıdalarda kullanılması yasaktır.
E kodlu gıda katkı maddeleri sağlığa zararlı mıdır?
Bir katkı maddesinin E kodu taşıması, bu katkının üzerinde risk değerlendirme çalışmalarının tamamlandığını ve Avrupa Birliği’nin Bilimsel Gıda Komitesi tarafından onaylandığını gösterir.
Tüm gıda katkı maddeleri insan sağlığı için zararlı mıdır?
Gıda katkı maddeleri, teknolojik bir amaç (koruyucu, renklendirici, kıvam artırıcı, emülsifiye edici, topaklanmayı önleyici, tatlandırıcı vb.) doğrultusunda gıdaya eklenen bileşenlerdir.
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü ile Dünya Sağlık Örgütü uzmanlarından oluşan Gıda Katkı Maddeleri Ortak Uzman Komitesi (JECFA) tarafından katkı maddelerinin değerlendirmeleri yapılarak insan sağlığı açısından risk oluşturmayacak katkı maddeleri ve kullanım miktarları belirlenmektedir. Gıdalarda, risk değerlendirmesi yapılarak kullanımı uygun bulunan ve kullanım limiti belirlenen gıda katkı maddelerinin kullanılmasına izin verilmektedir.
Gıda katkı maddeleri, uluslararası standartlar dikkate alınarak hazırlanan Türk Gıda Kodeksi Gıda Katkı Maddeleri Yönetmeliği’ne göre kullanılabilir.
Katkı maddesi kullanmazsak gıdalarımız daha sağlıklı olur mu?
Gıda katkı maddeleri bir teknolojik gereklilik için üretim teknolojisinin gerektirdiği gıdalara eklenmektedir. İşlenmiş gıda ürünlerinin uzun süre bozulmadan saklanabilmesi ve kalitesini koruyabilmesi için gıda katkı maddelerinin kullanılması kaçınılmazdır.
Örneğin; nitrit, nitrat katılmamış işlenmiş et ürünlerinde (salam, sosis, sucuk vb.) çok çabuk mikrobiyolojik bozulma olabilir. Bu da ölüme kadar uzanan botulizm gibi gıda zehirlenmelerinin nedenidir. Diğer bir örnek verecek olursak gıdaya antioksidan katılmaması durumunda, yağlar oksitlenir ve sağlık için zararlı hâle gelebilir.
Tavuklarda hormon kullanılıyor mu?
Dünyada tavuklarda hormon kullanımı ile ilgili yapılan araştırmalar, tavuklara hormon verilmesinin ekonomik ve uygulanabilir olmadığını göstermiştir. Tavukların hızlı büyümesini sağlamak için hormon uygulaması yapılmamaktadır.
Tavuklarda bu amaçla kullanılabilecek bir hormon ülkemizde bulunmamaktadır. Türkiye’de yetiştirilen kanatlı hayvanlarda hormon kullanımına bugüne kadar rastlanmamıştır. Türkiye’de kümes hayvancılığı yetiştiriciliğinde hormon kullanılmaz. Hormon kullanımı yasal ve uygulanabilir değildir.
Kabuğu kirli yumurta yıkanmalı mıdır?
Tüketiciler tarafından yumurtaların dış kabuklarındaki kirlerin yıkanınca temizleneceği düşünülmektedir. Ancak yumurta yıkandığı zaman üzerinde bulunan mikroorganizmalar, yumurta kabuğunda bulunan ve gözle görülmeyen gözeneklerden içeri girer ve yumurtanın bozulma riskini artırır. Hazır ambalajlı yumurtalar yıkanmadan gıda ile teması uygun kapaklı kaplarda muhafaza edilmelidir.
Zeytini boya ile siyah yapıyorlar mı?
Zeytinin dalından kopartıldığı gibi yenmesi mümkün değildir ve zeytinin boya ile siyahlaştırılmasına ihtiyaç yoktur. Zeytinde doğal olarak bulunan fenolik bileşenler, zeytinin sofralık tüketim için işlenmesi sırasında doğal olarak zeytini siyah renge dönüştürür.
Çekirdek siyah ise zeytinde boya mı vardır?
Zeytin çekirdeğinin siyah olması olgunluğu ile ilgilidir. Ağaç üzerindeyken zeytin olgunlaştıkça siyah/mor renge sahip fenoller zeytinin kabuğundan başlayarak çekirdeğine doğru ilerler. Tam olgun zeytinlerde bu fenoller çekirdeğe ulaşır ve çekirdeğin rengi siyaha dönüşür.
Acı zeytinler lezzetli değildir.
Hiç acı olmayan zeytin mi tercih edilmelidir?
Zeytinlerin acılığı fenolik bileşenlerde kaynaklanmaktadır. Oleuropein başta olmak üzere zeytinde 20’den fazla fenolik bileşen vardır. Bunlar da zeytine acı tat vermektedir. Üretim sırasında bunların miktarı biraz azaltılarak acılık da azaltılmış olur. Biraz acı zeytin tüketmek daha fazla fenolik bileşen tüketmemizi sağlayacağı için uzmanlarca tavsiye edilmektedir.