MAYIS-HAZİRAN 2025 / GÜNDEM

Tarımın çevreye etkileri ve sürdürülebilir çözüm arayışları


Hülya OMRAK    

23.07.2025 


Dünya nüfusu hızla artarken, bu artışın doğal kaynaklar üzerindeki baskısı da katlanarak büyüyor. Özellikle gıda ihtiyacının karşılanması için yapılan tarım faaliyetleri, eğer bilinçsizce yürütülürse, çevremiz üzerinde derin ve kalıcı izler bırakabiliyor. Tarımın çevreye olan etkilerini, ülkemizdeki uygulamaları ve sürdürülebilir bir geleceğin nasıl inşa edilebileceğini Dünya Çevre Günü kapsamında bir araya geldiğimiz Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nesrin Yıldız ile konuştuk.

Tarımın çevreye olan etkileri neler? Sizce tarım faaliyetleri çevreyi ne şekilde etkiliyor?
 
Tarımsal faaliyetlerin etkisiyle ortaya çıkan kirlenme, kirleticilerin etkilediği ortamın niteliğine göre havayı, suyu ve toprağı kirletiyor. Uygulanan yöntem ve tekniklerle ürünün verim ve kalitesinde artış sağlıyorsa da beraberinde tarımsal kökenli olan kirlilikler de gündeme geliyor. Bu kirleticilerin başlıcaları tarımsal mücadele ilaçları ve gübrelerdir (ticari gübreler, hayvan gübreleri vb. işletme gübreleri). Gübreler doğru gübre, doğru dozda, doğru şekilde ve doğru zamanda olarak adlandırılan 4 doğru ilkesine göre uygulanarak çevreye etkisi en aza indirilebilir.
 
Bunlardan başka; kirli suların tarımsal sulamada kullanılması, toprak işleme, ıslah çalışmaları vb. uygulamalar, toprak düzenleyici ve hormon kullanımı, ormanların tarımsal amaçlı bozulması, aşırı su kullanımına bağlı kuraklık, sulak alanların tahribi, anız yakmak, tarımsal mekanizasyonun bilinçsiz kullanımı tarımsal faaliyete bağlı çevreye verilen zararlar arasında sıralanabilir.
 
PLANLI VE DENGELİ GÜBRE KULLANIMI İÇİN GEREKLİ ÖNLEMLER ALINMALI
Toprak verimliliği ve erozyon konularında ne gibi sorunlarla karşı karşıyayız?
 
Tarım topraklarında en önemli verim kaybı; 1 santimetresi en az 1 asır gibi sürede oluşan tarım topraklarının su, rüzgâr veya yer çekimi etkisiyle erozyonla aşınıp taşınan toprakların beraberinde toprağın besinlerinin, organik maddesinin, humus veya kil gibi kıymetli minerallerin, göllere barajlara veya denizlere taşınarak verimlilik erozyonunun ortaya çıkmasıdır. Tarım topraklarının işlenmesi ve sulanması dâhil tüm kültürel işlemlerin usulüne uygun yapılmaması gibi birçok neden insan faktöründe yoğunlaşmaktadır.
 
Gelecekte nüfusun ve dolayısıyla gübre kullanımının daha da artacağı göz önünde bulundurularak konunun iyice düşünülmesi, planlı ve dengeli gübre kullanımı için vakit geçmeden gerekli önlemlerin alınması gerekir. Dengeli yönetilmeyerek, yıkanan veya buharlaşan gübrelerle toprakta besin dengesi bozulacak; içme suları, yer altı suları, göller, akarsular ve atmosferik hava kirlenecektir. 

Haber Görseli

BİYOÇEŞİTLİLİĞİ KORUMAK GELECEĞİMİZDİR
Biyoçeşitlilik kaybı tarım alanlarında ne kadar yaygın? Bu konuda ne gibi önlemler alınabilir?
 
Bitkisel üretim sürecinde, ekosistemdeki ağaçlar ve diğer bitkiler fotosentez sayesinde karbon alır (her yıl atmosferden yaklaşık 11 bin ton karbondioksiti uzaklaştırırlar) ve oksijen pompalar. Örneğin okyanuslar 10 milyar ton karbondioksit emer. 
 
Biyoçeşitlilik kaybının temel nedenleri; arazi kullanımındaki değişiklikler, avlanma ve aşırı balıkçılık gibi doğrudan sömürü, iklim değişikliği, kirlilik, istilacı yabancı türlerdir. UNESCO Genel Direktörü Audrey Azoulay’ın, “Artık yaşam çeşitliliğini yok edemeyiz. Gelecek nesillere karşı sorumluluğumuzdur” sözünü temel alarak biyoçeşitlilik kaybına yönelik bazı çözümler geliştirebiliriz. Örneğin suyun altındaki yaşamı korumak adına deniz, kıyı, karasal ve iç tatlı su ekosistemlerini sürdürülebilir bir şekilde yönetmeyi ve korumayı, okyanus asitlenmesinin etkilerini ele almayı ve balıkçılığı düzenleyebiliriz. Karasal ekosistemde karasal ekosistemlerin sürdürülebilir kullanımını korumayı, restore etmeyi ve teşvik etmeyi, ormanları sürdürülebilir bir şekilde yönetmeyi, arazi bozulmasını durdurmayı ve tersine çevirmeyi, çölleşmeyle mücadele etmeyi ve biyoçeşitlilik kaybını durdurmayı amaçlayabiliriz. 

Fotoğraf Galerisi

SÜRDÜRÜLEBİLİR TARIM İLE ÇEVRESEL ZARAR EN AZA İNİYOR
Sürdürülebilir tarım uygulamalarının çevreye olan olumlu etkileri hakkında neler düşünüyorsunuz? Bu konuda yapılan çalışmaları yeterli buluyor musunuz?
 
Sürdürülebilir tarımsal yaklaşımlar ve uygulamalar, gıda erişilebilirliğini ve kullanılabilirliğini tehdit etmeyen düşük çevresel maliyetle gıda ve diğer tarım ürünleri üretmek için çözümler sunar. Sürdürülebilir tarım aynı zamanda “insanların mevcut gıda ve tekstil ihtiyaçlarını karşılamak için sürdürülebilir yollarla, çağdaş veya sonraki nesillerin ekosistem hizmetleri anlayışına dayalı olarak ihtiyaçlarını edinme yeteneğinden ödün vermeden sürdürülebilir bir tarım/tarım sistemi”dir.
 
Sürdürülebilir Tarım Uygulamalarından en önemlisi ve geniş ölçekte kabul göreni “İklim akıllı tarım”dır. İklim Akıllı Tarım (CSA), sürdürülebilirlik için iklim değişikliği çağında tarımın yönetimini büyütmek amacıyla uygulanan bir yaklaşımdır. İklim akıllı tarımın temel hedeflerinden biri gıda, lif ve yakıttan kaynaklanan sera gazı emisyonlarını azaltmak veya ortadan kaldırmaktır. Toprakları ve bitkileri, atmosferden karbondioksiti emerek karbon lavaboları olarak hareket etmelerine izin verecek şekilde kontrol eder. İklim akıllı tarım ayrıca, hayvancılığın çevresel etkisini en aza indirirken mahsullerden, hayvancılıktan ve balıkçılıktan kaynaklanan üretkenliği ve kazancı artırmayı amaçlar.
 
BİRÇOK TARIMSAL YENİLİK ÇEVREYLE DOST 
Tarım sektöründe çevreye duyarlı teknolojilerin kullanımı ne durumda? 
 
Çevresel teknolojiler ve yenilikler, genellikle “yeşil teknolojiler” veya “temiz teknolojiler” olarak tanımlanır. Yenilenebilir enerji çözümleri, su ve enerji tasarrufu sağlayan cihazlar, hava kirliliği kontrolü ve sürdürülebilir tarım uygulamaları sayılabilir. Bu gibi yeni nesil yeşil teknolojiler, kaynak kullanımının verimliliğini artırmayı ve sera gazının azaltılmasına katkıda bulunmayı amaçlar.
 
Akıllı sulama teknolojisi tarımda kullanılan çevreye duyarlı teknolojilerden biridir. Bu sistem sayesinde sınırlı su kullanımı sağlanarak verimli ve ihtiyaç duyulan şekilde su kullanılır, gereksiz harcamalardan tasarruf edilir, su kaybı ortadan kaldırılır.
 
Bir diğer çevre dostu teknoloji solar enerji düzenekleridir. Üretim, kurutma işlemleri ve çiftlikle ilgili diğer birçok işlevleri olan yenilenebilir enerji, iklim değişikliğinin olumsuz sonuçlarını azaltmaya yardımcı olur.
 
Dikey tarım da çevreyi duyarlı uygulamalardan biridir.  Dikey tarım, dikey olarak katmanlar hâlinde istiflenmiş bir gıda üretim sistemidir. Genellikle kapalı alanda ve yine genellikle topraksız bir ortamda, kontrollü bir şekilde bitki büyümesini optimize ederek yapılan bir yetiştiriciliktir.
 
Entegre tarım-su ürünlerİ çiftlikleri ise çiftçi gelirinin birden fazla üretim yoluyla artırılmasını sağlar. Bu yöntemle hem düşük maliyetle tarımsal üretimde verimlilik artırlır hem de suda yaşayan türler yetiştirilir.
 
Organik atıkların yeniden kullanımı da çevre dostu bir yöntemdir ve atık yönetimi için sürdürülebilir bir yoldur. 

Haber Görseli

KAYNAK KULLANIMINDA GELECEK NESİLLER UNUTULMAMALI
Gelecek nesiller için sürdürülebilir bir tarım sistemi nasıl oluşturulabilir?
 
Bildiğimiz tek yaşanabilir gezegen olan Dünya, tarımsal uygulamalarımızla doğrudan bağlantılı olan çevresel, sosyal ve ekonomik zorluklarla tehdit altında. Sürdürülebilir tarım; gıda üretimine, mevcut nesillerin ihtiyaçlarını geleceğin ihtiyaçlarıyla dengelemeyi amaçlayan bütünsel bir yaklaşım sunuyor. Çevresel sürdürülebilirliği, sosyal eşitliği ve ekonomik canlılığı teşvik eden çeşitli uygulamaları ve ilkeleri içeriyor.
 
Çevresel sürdürülebilirlik, doğal kaynakların gelecek nesiller için de kullanılabilir olması için sorumlu bir şekilde kullanılmasıyla ilgili. Bu, kirliliği azaltan, vahşi yaşamı ve ekosistemleri koruyan ve mümkün olduğunda yenilenebilir enerji kaynaklarına geçiş yapan eylem ve politikaların benimsenmesi anlamına geliyor. Çiftçiler çevreye zararlı ve savurgan uygulamaları aşamalı olarak kaldırmalı ve doğal süreçleri taklit eden tarım tekniklerini 

tarım ve çevre