MART-NİSAN 2025 / DİJİTAL TARIM
Su ürünlerinde dijital dönüşüm: sosyal medyanın yeni dalga etkisi
Sosyal medya, artık sadece balık tariflerinin paylaşıldığı bir mecra değil. Su ürünleri sektöründe pazarlamadan sürdürülebilirliğe kadar her alanda dijital bir dönüşüm yaşanıyor. Peki, bu dönüşüm ne kadar derin?
Su ürünleri, tarih boyunca beslenme kültürümüzün temel taşlarından biri oldu. Geleneksel gıda sektörü ise dijitalleşmenin etkisiyle son yıllarda bambaşka bir evreye geçti. Balığın tazeliğini anlatmak için artık sadece balıkçının sözüne değil Instagram’da paylaşılan yüksek çözünürlüklü görsellere, TikTok’ta dönen tarif videolarına ve kullanıcı yorumlarına da bakıyoruz.
Eskiden balıkçılar sabahın ilk ışıklarında denize açılır, tuttukları balıkları pazar yerlerine taşırdı. Şimdiyse birçok üretici, denizdeki serüvenini Instagram hikâyelerinde anlatıyor, yakaladığı balığı anlık olarak takipçileriyle paylaşıyor. Yerel üreticiler, dijital platformlar sayesinde mahallesiyle sınırlı kalmıyor, tüm ülkeye hatta yurt dışına açılabiliyor. E-ticaret siteleri, soğuk zincir lojistiğiyle birleşince bu süreç hiç olmadığı kadar hızlı işliyor.
Sosyal medya sayesinde su ürünleri sektörü görünürlük, güven ve sürdürülebilirlik açısından yeni bir döneme girmiş durumda. Bugün balıkçılar hem denizle hem de algoritmalarla yarışıyor. Yakın gelecekte sosyal medya, su ürünleri sektörünün en güçlü yönlerinden biri olarak sektöre ve tüketiciye daha fazla hizmet edecek gibi görünüyor.
Artırılmış gerçeklik ve sanal gerçeklik gibi teknolojilerin sosyal medya ile entegrasyonu, tüketiciye uzakta olsalar bile ürünleri daha yakından görme, satın alma imkânı sunabilir. Kişiselleştirilmiş pazarlama stratejileri, yapay zekâ destekli sohbet robotları ve “influencer” pazarlaması gibi yöntemler, sektörün sosyal medya kullanımını daha da ileriye taşıyabilir.
Sosyal medya platformları, balık ve deniz ürünleriyle ilgili tariflerin, pişirme tekniklerinin ve sunum fikirlerinin hızla yayılmasını sağlıyor. Örneğin, sushi yapımı veya ızgara balık tarifleri gibi içerikler, kullanıcıların yeni mutfak becerileri kazanmasına olanak tanıyor. Bu, özellikle genç nesillerin su ürünlerine ilgisini artırıyor.
Sosyal medya, farklı kültürlerin mutfaklarını bir araya getirerek füzyon mutfakların da popülerleşmesini sağlıyor. Japon sushi kültürü, Batı tarzı mutfaklarla birleşirken Türk balık-ekmek konseptinin modern sunumları sokak lezzetlerini restoranlara taşıyor.
Sosyal medya, balık temizleme, fileto çıkarma gibi teknik bilgilerin geniş kitlelere ulaşmasını sağlıyor. YouTube’daki aşçılık kanalları veya TikTok’taki kısa videolar, amatör aşçıların su ürünlerini daha rahat kullanmasını teşvik ediyor.