TEMMUZ-AĞUSTOS 2019 / KAPAK KONUSU

2018’de yaklaşık 35 milyon ton hububat ürettik


Hülya OMRAK    

09.07.2019 

Hububat; buğday, arpa, darı, çavdar, mısır gibi, un yapmaya yarayan taneli bitkilerdir.
Anadolu coğrafyası, yüzyıllardır hububat üretiminin adeta merkezi konumunda. “Tahıl Ambarı” olarak da anılan Türkiye, hububat ve mamul madde ihracatında önemli bir yere sahip. Başta buğday olmak üzere ülkemizde en çok üretimi yapılan hububat türlerini, üretim miktarlarını, hububatta dünyada edindiğimiz yeri, hububat üreticisine verilen destekleri Bitkisel Üretim Genel Müdürü Fuat Fikret Aktaş ile konuştuk.

Ülkemizde en çok üretimi yapılan hububat türleri hangileri? Bunların üretim miktarları neler?

Hububat; buğday, arpa, darı, çavdar, mısır gibi, un yapmaya yarayan taneli bitkilerdir. İklim istekleri bakımından buğday, arpa, çavdar ve yulaf serin iklim tahıllarıyken; mısır, çeltik, darı ve kuşyemi sıcak iklim tahıllarıdır. Dünyada ekim alanı ve üretim miktarı en yüksek olan ürün grubu hububattır.

“Tahıl Ambarı” Anadolu’nun bir diğer adıdır. Dünyanın en bereketli topraklarından olan bu yarımada, bugün 23 yabani buğday türüne ve 400’den fazla kültüre alınmış buğday çeşidine ev sahipliği yapıyor.

Türkiye, sadece buğday üretimi açısından değil genetik kaynaklar açısından da önemli bir konumda. Yukarı Mezopotamya olarak da bilinen ve Bereketli Hilal’in bir parçası olan Güneydoğu Anadolu Bölgesi, buğdayın yeryüzünde ilk kez yetiştiği ve dünyaya yayıldığı coğrafya olarak uygarlık tarihinde yer alıyor.

Toplam 34,4 milyon ton olan 2018 yılı hububat üretiminde en büyük pay buğdaya ait. Bunu sırasıyla; 7 milyon ton ile arpa, 5,7 milyon ton ile dane mısır ve 940 bin ton ile çeltik izlemektedir.

Günümüzde kültürü yapılan iki çeşit modern buğday türü var: ekmeklik buğday (triticum aestivum)  ve sert veya makarnalık buğday (triticum durum). 2018 yılı ülkemizin toplam buğday üretim miktarı ise 20 milyon ton. Bu üretimin 16,5 milyon tonu ekmeklik buğday, 3,5 milyon tonu ise makarnalık buğday üretimidir.

Haber Görseli

BUĞDAY EN ÇOK ÜRETİMİ YAPILAN HUBUBAT TÜRÜ

Hububat ekim alanları hangi bölgelerde, hangi türlerle yoğunluk gösteriyor?


Ülkemizde tüm bölgelerde hububat üretimi yapılıyor ancak; ağırlıklı üretim buğday üzerinde. İç Anadolu Bölgesi ülkemiz toplam buğday üretiminin yüzde 35,2’ sine karşılık gelen 7 milyon ton üretim yapmakta. Bu üretimin 5,6 milyon tonu ekmeklik buğday, 1,3 milyon tonu ise makarnalık buğdaydan oluşuyor.

Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde ise toplam buğday üretimimizin yüzde 17,2’sine karşılık gelen 3,4 milyon ton üretim yapılıyor. Bu üretimin 2,2 milyon tonu ekmeklik buğday, 1,2 milyon tonu ise makarnalık buğday.

Buğday üretimimizin yüzde 52’sini İç Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgeleri karşılıyor.

Hububat üretim alanlarına bakıldığında 2018 yılında gerçekleşen verilere göre; sırasıyla Konya, Şanlıurfa, Ankara, Diyarbakır, Adana, Sivas, Yozgat, Tekirdağ, Afyonkarahisar, Kayseri en önemli hububat üreticisi iller. Bu illerimizde toplam 67 milyon dekar alanda hububat yetiştiriciliği yapılıyor.

Buğday üretiminde ilk sırayı 2 milyon 37 bin tonla Konya, ikinci sırayı 1 milyon 93 bin tonla Ankara ve üçüncü sırayı 1 milyon 38 bin tonla Diyarbakır alıyor.

Arpa üretiminde ilk sırada 968 bin tonla Konya, ikinci sırada 572 bin tonla Ankara ve üçüncü sırada 340 bin tonla Şanlıurfa bulunuyor.

Dane mısır üretiminde ilk sırada 1 milyon 105 bin tonla Konya, ikinci sırada 843 bin tonla Adana ve üçüncü sırada 483 bin tonla Mardin geliyor.

Çeltik üretiminde ilk sırayı 410 bin tonla Edirne, ikinci sırayı 133 bin tonla Samsun ve üçüncü sırayı 115 bin tonla Balıkesir alıyor.

Çavdar üretiminde ilk sırayı 50 bin tonla Niğde, ikinci sırayı 36 bin tonla Kayseri ve üçüncü sırayı 32 bin tonla Konya alıyor.

ÜRETİCİYE FARK ÖDEMESİ VE GİRDİ DESTEKLERİ VERİLİYOR

Tarım ve Orman Bakanlığının hububat üreticisine vermiş olduğu desteklerden bahseder misiniz? Bu desteklerden yararlanabilmek için üreticiye ne gibi görevler düşüyor?


Bakanlığımızca üreticilerimizin üretim maliyetlerinin düşürülmesi ve fiyat dalgalanmaları karşısında gelirlerindeki kaybın düşürülmesi amacıyla “fark ödemesi desteği” ve “girdi destekleri” (mazot, gübre, sertifikalı tohum kullanım desteği) veriliyor.

Haber Görseli

Üreticilerimizin bu desteklerden faydalanabilmesi için öncelikle; Çiftçi Kayıt Sistemi’ne (ÇKS) kayıtlarını yaptırmaları ve ürün beyanlarını yaparak ÇKS bilgilerini güncellemeleri gerekiyor. Ayrıca İl ve İlçe Müdürlüklerimiz tarafından cep telefonlarına gönderilen SMS’ler ile yerel basın kuruluşları ve muhtarlıklar aracılığı ile yapılan duyuruları takip etmeleri, destek başvuru tarihlerini kaçırmamaları ve destek ödemeleri için istenilen belgeleri eksiksiz olarak teslim etmeleri büyük önem taşıyor.

2018’DE HUBUBAT VE MAMUL ÜRÜNLERDE 7,5 MİLYON TON İHRACAT YAPILDI

Hububattaki ithalat ve ihracat rakamlarına da değinelim isterseniz. Hangi türler ihracat ve ithalatta öne çıkıyor?


Beslenmede taşıdığı büyük önem nedeniyle dünyanın en stratejik ürün grubunu oluşturan hububatlar, dış ticarette ülkemiz için oldukça önemli ürünler. Dünyada hububattan üretilen mamul maddelere ilişkin alıcı ülkelerin tercih ve talepleri doğrultusunda, ülkemiz buğday, mısır ve çeltik ithalatı yapıyor.

2018 yılında Türkiye hububat ürünlerinde toplam 8 milyon 834 bin ton ithalat yapmış ve bu ithalat için toplam 2 milyar dolar ödemiştir. Aynı yılda hububat ve mamulü ürünlerde 7,5 milyon ton ihracat yapılarak toplam 2 milyar 748 milyon dolar gelir elde edilmiştir.

Hububat ürünleri dış ticaretinde öne çıkan ürünler buğday ve mısırdır. 2018 yılında Dahilde İşleme Rejimi (DİR) kapsamında 5 milyon 780 bin ton buğday ithal edilerek bu ithalat için 1 milyar 290 milyon dolar ödendi. Buna karşılık bu ürün işlenerek (un, makarna, bulgur, irmik, bisküvi-kek-pasta) 7 milyon 431 bin ton buğday mamulleri ihracatı gerçekleştirilmiş ve 2 milyar 695 milyon dolar gelir elde edilmiştir. Yine 2018 yılında 2,1 milyon ton mısır ithalatı için 421 milyon dolar ödenmiş, 48 bin ton mısır ve mamul madde ihracatı yapılarak 18 milyon dolar gelir elde edilmiştir.

Hayvan yemi ve kanatlı sektörünün ihtiyaçları doğrultusunda arpa ve mısır ithalatı yapılmaktadır. Gelinen noktada ithalat yoluyla temin edilen temel girdinin çıktı olarak sağladığı katma değer önem taşımaktadır.

Türkiye hububat ekiminde dünyada nasıl bir yere sahip? Dünyada hububat ekimi – üretimi ne durumda?

Genel olarak değerlendirecek olursak, hububat ürünlerinin ekiliş alanları ekolojiye bağlı olarak değişkenlik göstermektedir. Bununla birlikte ülkelerin gelişmişlik seviyeleri, insanların tüketim alışkanlıkları, ürün çeşitliliğinin ülkelere göre farklılıklar göstermesine neden olmaktadır. Uzakdoğu’da çeltik önemli ekiliş alanları kaplayıp ve o bölgede temel tüketim maddesi olarak öne çıkarken, soğuklama ihtiyacı olan buğday, arpa gibi ürünler daha kuzeydeki ülkelerde ağırlıklı olarak yetiştirilmektedir.
 
2017 yılı verilerine göre dünya toplam hububat üretimi 2,47 milyar ton olarak gerçekleşmiştir. ABD, Çin ve Hindistan en önemli hububat üreticisi ülkelerdir. Çin pirinç (çeltik) üretiminde, ABD mısır üretiminde, Hindistan pirinç (çeltik) üretiminde öne çıkmaktadır. Son yıllarda ülkemiz hububat sektöründe en önemli üretim artışları mısır ve çeltik üretiminde gerçekleşmiştir. Üretimi artırıcı tedbirler sayesinde 2018 yılında mısır üretimimiz 5,7 milyon ton ve pirinç üretimimiz ise 940 bin ton ile rekor düzeylere ulaşmıştır. Ülkemiz dünya arpa üretiminde yüzde 4,8’lik, buğday üretiminde yüzde 2,8’lik, çavdar üretiminde yüzde 2,3’lük ve yulaf üretiminde yüzde 1’lik paya sahiptir.

Haber Görseli

BUĞDAY VERİMİ 210 KİLODAN 271 KİLOYA ÇIKTI

Türkiye’nin hububat verimi dünya ile kıyaslandığında nasıl? Verimi artırmak için yapılan çalışmalar var mı?


Türkiye ve dünya hububat ürünleri verimlilikleri incelendiğinde ülkemizin buğday, arpa ve çavdar ürünleri verimliliğinin dünya ortalamalarının altında kaldığı (buğday dünyada dekar alanda 345 kg Türkiye’de dekar alanda 276 kg. Arpa dünyada dekar alanda 310 kg Türkiye’de dekar alanda 270. Çavdar dünyada dekar alanda 295 kg Türkiye’de dekar alanda 256 kg.) çeltik, mısır ve yulaf ürünlerinde veriminin dünya ortalamalarının üzerinde olduğu ( çeltik dünyada dekar alanda 303 kg Türkiye’de dekar alanda 525 kg. Mısır dünyada dekar alanda 570 kg Türkiye’de dekar alanda 910 kg ve yulaf dünyada dekar alanda 248 kg Türkiye’de dekar alanda 250 kg) görülüyor.

Son yıllarda yeni geliştirilen çeşitler, sertifikalı tohum kullanımı, üretici bilincinin artması ve mekanizasyonun yaygınlaşması ile birlikte ülkemizin ortalama buğday verimi (sulu-kuru ayrımı yapmaksızın) 2002 yılında dekara 210 kilogram iken 2018 yılında 271 kilograma yükselmiştir.

Ülkemizde hububat ürünlerinde verimin artırılması için yoğun çalışmalar yapılıyor. Bu kapsamda verimi yüksek çeşitlerin geliştirilmesi ile birlikte verim artışında önemli rolü olan sertifikalı tohumluk kullanımının artırılması amacıyla hem sertifikalı tohum üretimi hem de sertifikalı tohumluk kullanımı destekleniyor.

TÜRKİYE 2017 UN VE BULGUR İHRACATI ŞAMPİYONU

Hububattan elde edilen ürün çeşitliliği hakkında bilgi verebilir misiniz?


Bazı yıllar olumsuz iklim koşullarına bağlı olarak üretim ve kalitede yaşanan sorunlardan dolayı talep karşılanamamakta ve ithalat yapılmakta.

Ülkemiz tarafından buğday ithalatı yapılmasının ve ithalatın yıllar içerisinde artış göstermesinin en önemli sebebi olarak buğdaya dayalı mamul madde dediğimiz örneğin un, makarna, bisküvi, irmik ve bulgur ihracatının giderek artmasını gösterebiliriz.

Ülkemizin buğday ithalatı 2017 yılında 4 milyon 991 bin ton, 2018 yılında 5 milyon 781 bin ton olarak gerçekleşti. Türkiye’de son dönemlerde buğday ithalatının büyük çoğunluğu navlun (denizaşırı taşıma ücreti) ve rekabetçi fiyat avantajına bağlı olarak Rusya Federasyonu, Ukrayna, Litvanya, Meksika ve Kazakistan’dan yapılıyor.

Ülkemiz, yıldan yıla artan mamul madde ihracatı ile dünyanın önemli unlu mamuller ihracatçısı konumuna geldi. 2018 yılında; ülkemizin un ihracatı 3,3 milyon ton, makarna ihracatı 1,2 milyon ton, bulgur ihracatı 263 bin ton, irmik ihracatı 80 bin ton ve bisküvi ihracatı 468 bin ton olarak gerçekleşti. Birleşmiş Milletler bünyesinde faaliyet gösteren Uluslararası Ticaret Merkezi (ITC) verilerine göre; 2017 yılında ülkemiz dünya un ve bulgur ihracatında birinci, makarna ihracatında ise ikinci sırada yer aldı.

EN ÇOK BALDO VE OSMANCIK YETİŞTİRİLİYOR

Buğday, mısır ve pirincin hangi çeşitleri ülkemizde daha çok yetiştiriliyor? İç ve dış piyasada hangi çeşitlere talep daha yoğun?

Ülkemizde yetiştirilen buğdayın yüzde 82,5’i ekmeklik buğday, yüzde 17,5’i ise makarnalık buğdaydır. Ekmeklik buğday için en yaygın yetiştirilen çeşitler; ilk sırada kırmızı sert, beyaz sert, beyaz yarı sert, kırmızı yarı sert, makarnalık buğday için en yaygın yetiştirilen çeşitler ise Anadolu durum çeşitleri olarak sıralayabiliriz.  Çeltiğin soyulmuş hali olan pirinçte ise ülkemizde en çok baldo ve Osmancık çeşitleri yetiştiriliyor.  

HUBUBAT ÜRETİMİNDEKİ SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK KORUNMALI

Sizin hububat konusunda başka eklemek istedikleriniz var mı?


Hububat grubu ürünler gerek insan beslenmesinde gerekse hayvansal üretimin devamlılığında olmazsa olmaz ürünler. Tüm dünyada en fazla üretilen ürün grubu olmasının yanında, ekmek, dünyanın her yerinde üretimi yapılan, en çok tüketilen, erişimi kolay bir gıda ve enerji kaynağı.

Bakanlığımızca, ülke ihtiyacımızı karşılamak ve temel ürün değerlendirmesiyle dış pazara bağımlı olmamak için hububat grubu (buğday) üretimimizdeki sürdürülebilirliğimizi korumalı ve ülke ihtiyacımızı Anadolu topraklarında üretmeliyiz. Bu anlamda, gerek kamu gerekse çiftçilerimizin hububata olan ilgisinin sürekliliğini önemsiyoruz. Bu doğrultuda, Bakanlığımızca hububat grubu ürünlere vermekte olduğumuz fark ödemesi desteği birim fiyatını kilogram başına 5 kuruştan 10 kuruşa, gübre destek birim fiyatını da dekar alanda 4 TL’den 8 TL’ye yükselttik.

Hububat buğday arpa bulgur